22 Ekim 2010 Cuma

"Ahmet Uluçay" Sinefil - Çoğunluk (Seren Yüce)

akıl fikir - 22.10.10 cuma (76. hafta)



Sinefil - Melis Behlil ve Yeşim Burul Seven / Sinemasever muhabbetleri


6 film var bu hafta vizyona giren

1. film

"Loong Boonmee raleuk chat" (Amcam Önceki Hayatlarını Hatırlıyor)


Filmin fragmanı için TIKLAYINIZ

Yönetmen: Apichatpong Weerasethakul

Senaryo: Apichatpong Weerasethakul

Oyuncular: Thanapat Saisaymar, Jenjira Pongpas, Sakda Kaewbuadee

Konu:
Boonme Amca, böbrek yetmezliğinden ölmek üzeredir; taşradaki evine çekilmiş, son günlerini sevdikleri ve akrabalarıyla geçirmektedir. Bir akşam, yemek sofrasında, rahmetli karısıyla oğlunu görür. Boonme, ölmüş yakınlarıyla sohbetleri sayesinde öbür dünya hakkındaki sorularına yanıt bulabilecek midir? yazan SİNEMA.com


2. FİLM

"The Social Network" (Sosyal Ağ)

Filmin fragmanı için TIKLAYINIZ

biz bu filmi daha çok "facebook filmi" olarak biliyoruz

yönetmen: David Fincher

senaryo: Aaron Sorkin (screenplay), Ben Mezrich (book)

oyuncular: Rooney Mara, Justin Timberlake, Jesse Eisenberg, Andrew Garfield, Rashida Jones

konu:
Storyline
On a fall night in 2003, Harvard undergrad and computer programming genius Mark Zuckerberg sits down at his computer and heatedly begins working on a new idea. In a fury of blogging and programming, what begins in his dorm room soon becomes a global social network and a revolution in communication. A mere six years and 500 million friends later, Mark Zuckerberg is the youngest billionaire in history... but for this entrepreneur, success leads to both personal and legal complications. Written by Columbia Pictures


3. FİLM

"L'âge de raison" (Aşka Fırsat Ver)

Filmin fragmanı için TIKLAYINIZ

yönetmen: Yann Samuell

senaryo: Yann Samuell

oyuncular: Sophie Marceau, Michel Duchaussoy, Jonathan Zaccaï, Emmanuelle Grönvold

konu:
Başarılı bir işkadını olan Margaret (Sophie Marceau), kırkıncı doğum gününde kendi kendine 7 yaşında yazdığı mektubu alır. Kendine yazdığı mektupları bir bir okuyan kendinden bile gizlediği anıları canlanırken Margaret geçmişte yaptığı tüm seçimlerden şüphe duymaya, hayatının tüm doğrularını sorgulamaya başlar. yazan sinema.com


4. FİLM

"Centurion" (Son Savaşçı)

Filmin fragmanı için TIKLAYINIZ

filmin başrol oyuncusunu biz steve mcqueen'in "hunger" (frgmn) filmindeki performansı ile biliyoruz.

yönetmen: Neil Marshall

senaryo: Neil Marshall

oyuncular: Michael Fassbender, Dominic West, Olga Kurylenko, Noel Clarke

konu:
Roma İmparatorluğu’nun fetihleri, Kuzey Britanya’da Pict’ler tarafından durdurulmuştur. Film, Pict saldırısında geriye kalan son savaşçı Quintus Dias’ın öyküsünü anlatıyor. General Virilus’un efsanevi 9. Lejyonuna katılan genç adam, Pict ırkını ve liderleri Gorlacon’ı yer yüzünden silmek için ordusuyla beraber kuzeye doğru gitmeye başlar. yazan sinema.com


5. FİLM

"Paranormal Activity 2"

Filmin fragmanı için TIKLAYINIZ

haftanın tek korku filmi

yönetmen: Tod Williams

senaryo: Oren Peli (characters), Michael R. Perry (screenplay)

oyuncular: Katie Featherston, Micah Sloat, Mark Fredrichs, Amber Armstrong

konu:
Storyline
After experiencing what they think are a series of "break-ins", a family sets up security cameras around their home, only to realize that the events unfolding before them are more sinister than they seem.written imdb


6. FİLM

"O KUL - Hayal Bile Etme"

Filmin fragmanı için TIKLAYINIZ

yönetmen: Adem Uğur

senaryo:

oyuncular: Ümit Çırak, Sema Sevim Taşdemir, Ceren Karaoğlan, Didem Rezze, Hilmi Özçelik

konu:
Baba şefkati görmemiş tüm ‘’kız’’ çocuklarına!.. Bebeği kız doğdu diye onu kabullenemeyen bir babanın, önce kızını henüz doğumunda öldürmeye kalkması hısım akraba tarafından engellenir. Düzenli bir işi olmayan baba, eşinin tarlalarda gündelikçi olarak çalışarak kazandığı parayla sözde geçimini sağlamaktadır. Babasının katı kuralları ve sürekli dayakla sözde terbiye etmesi, ettiğini sanması çocuk için sadece bir kâbus anıdır. Okul çağına kadar ev hapsinde tutulan Ayşe okul çağında farklı bir zorlukla karşılaşır. Okul çağına geldiğinde baba Selim, Ayşe’yi okula göndermek istemez. Ayşe okula başlar ama üzerinde baba dayağı ve baskıları yoğunlaşır. Ayşe için her şey bir işkence halini alır. Ayşe’nin okul dünyası ve diğer çocuklarla ilişkileri yaşı gereği oldukça iyidir, evdeki baskıyı göz önünde tutarak okulunu kendine bir kurtuluş aracı olarak seçmesi derslerinde başarıyı getirir. İlkokulu bitirip liseye başlaması da, babası Selim’in tepkisine yol açar. Selim’in baskıcı tutumu artar. Selim oğlu Sinan’ı da sürekli kendisi gibi olması için teşvik eder. Ayşe’nin çaresizliği, okuluyla bütünleşmesine neden olduğu kadar erkek arkadaşına olan ilgisini de giderek arttırır. Hem okulu, hem erkek arkadaşını sığınak olarak görür. Ağabeyi Sinan’ın çarşıda erkek arkadaşıyla gezerken yakalaması, Ayşe’nin üzerindeki baskıyı daha da artırır. Her şeye rağmen Ayşe’nin lise hayatı, kız çocuğu olarak doğmanın ezikliği ile gelir geçer. Sonunda Üniversite sınavları ortaya çıkar. Bu süreçte Ayşe’nin babası Selim, Ayşe’nin yeterince okuduğunu düşünmektedir. Selim’e göre evlenme çağı çoktan geçmiştir. Kendince bir an önce uygun bir delikanlı ile baş göz edip evlendirmesi gerektiğini düşünmekte ve aynı zamanda başlık parasının hesabını yapmaktadır…



california uber alles - dead kennedys




California Uber Alles - Dead Kennedys, social network soundtrack







"ÇOĞUNLUK" (frgmn) filmi ekibi ile RÖPORTAJ



stüdyomuzda bu senenin en önemli filmlerinden "çoğunluk" ekibinden filmin hem yönetmeni hem de senaristi seren yüce



başrol oyuncularından settar tanrıöğen konuklarımız



filmin oyunculukları çok iyi ve çok doğal
diyaloglar da çok doğal
türk filmlerinde en büyük sıkıntı da budur aslında, yeşim

gerçek olmasına özen gösterdim
buna çaba gösterince de doğallık kendiliğinden geliyor sanırım, seren

oyuncuları seçerken de
bartu başından beri aklımda idi
ama filmdeki adam (mertkan) bartu'dan 5 ya da 6 yaş daha genç
önce başka bir oyuncu aradım ama bulamayınca
senaryoyu bartu'ya verdim
o da hemen üstüne atladı tabiri caiz ise

esme'yi ise başka bir filmin cast çekiminde görmüştüm
esme de aslında ilk tercih değildi
ondan önce de birkaç deneme oldu
(çok cızırtı var ya anasını satim
program sırasında
bizim georghe hagi'nin basın toplantısı vardı
ben de onu kaçırmayayım diye programı kayda alıp bırakmıştım
ama öyle yapınca da felaket cızırtılı bir çekim olmuş hocam
)


settar beye dönelim
sizin sinema maceranız 1996'da eşkiya filmi ile başlıyor
2003'te "yazı tura" (frgmn)
2005'te "2 süper film birden" (frgmn), yeşim

orasını düzelteyim hemen
2 süper film birden'de oynamadım
bir görüşmemiz oldu ama filmde oynamadım, settar tanrıöğen

"takva" (frgmn)
2006'da "kader" (frgmn) de bekir'in babası rolünde gördük sizi
2008'de "nokta" (frgmn)
2009'da "vavien" (frgmn)
ve
2010'da
"ayrılık" (frgmn)
ve
nihayet "çoğunluk"

bir de belirtmek gerekir ki
antalya'da üzerinde en çok tartışma olan 2 flmde birden oynadınız, melis

evet
"gölgeler ve suretler"de de oynadım, settar tanrıöğen

bunların dışında televizyonda da önemli işler yaptınız
benim anımsadığım
"aziz ahmet"
"ikinci bahar"
ve
"alaca karanlık", yeşim

filmi izlerken benim aklıma gelen bir şeyi
ekşi sözlükte biri benden önce dile getirmiş
rakel dink'in söylediği
"masum bebeklerden katiller yaratma" sözü
burda bir katil yaratma durumu yok ama
gene de bir şeye dönüştürülüyor masum bebekler gene de, melis

(rakel dink'in ilgili konuşmasını okumak için tıklayınız)

mertkan gibi gençler
benim de 2 yaşına girmek üzere olan bir oğlum var
melis ve ben üniversitede ders de veriyoruz
orada da liselerden mezun olup karşımıza gelen
bir çok mertkan gibi genç ile karşlaşıyoruz, yeşim

mertkan karakteri

herkes hatalı bir şekilde
benim mertkan gibi karakterlerden nefret ettiğimi
bu nedenle filmde onu böyle çizdiğimi düşünüyor
ama bu doğru değil
herşeyden önce ben bu karakteri yarattım
onlar için "kayıp bir nesil" diyebilirim sadece
hergün beyoğlunda onlarla karşılaşıyoruz zaten, seren yüce

merak duygusu yok mertkan gibilerde
arkasında bir şey yok
yuvarlanıp gidiyorlar işte kendi kendilerine

biraz da gül karakterine bakalım

aile gül'ü bir yere oturtamıyor sanki
kimisi çingene diyor
kürt diyor
terörist diyor
belli bir kalıba oturtamıyorlar onu, yeşim

gül'ün hikayesinin çok fazla didiklenmemesini
ben filmin bir artısı olarak görüyorum aslında, yeşim
türk filmlerinin eksiği de bu zaten
aynı anda birden fazla hikaye anlatma çabası

bunun nedeni hayatımda gül gibi insanlar ile tanışmıyor olmam
bilmediğim için ayrıntılı bir şekilde çizemedim aslında, seren yüce

biz aslında filmi izleyenler olarak
gül'ü mertkan ne kadar tanıdı ise o kadar tanıdık
ne kadar anladı ise o kadar anladık, seren yüce

filmin festivaller yolculuğundan da söz edelim

venedik ile başladı zaten
önümüzdeki hafta hindistan'a mumbai'ye gideceğiz
ardından londra türk filmleri festivaline bir yolculuk var
peşine de sevilla seyahati görünüyor
sonra rotterdam olacak, seren

settar beyin rol adlığı iki film de
antalya'dan ödülle döndü

evet,
gölgeler ve suretler de
çoğunluk da antalya'da ödül aldı, settar tanrıöğen


türk sineması şahane bir durumda
bunu dışarıya çıktığımızda daha iyi anlıyoruz
senaryo olarak
yönetim olarak
oyunculuk olarak çok iyi durumdayız
antalya'da yarışan filmlerden 9'u yönetmenlerin ilk filmleri idi mesela, settar tanrıöğen

peki siz filmde oynamaya nasıl karar veriyorsunuz? yeşim

ben önce içime sorarım, settar tanrıöğen

2010 projeleri için
handan ipekçi'nin filmi var
"çınar ağacı"
o da sanırım bu sezon gösterime girecek, settar tanrıöğen

filmde kullanılan bir parça ile bitireceğiz programı
aslında filmde çok kısa kullanılan bir parça
çünkü mertkan bu parçayı dinlemeye tahammül edemiyor filmde



zahidem - neşet ertaş




zahidem - neşet ertaş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder